|
|||||||||||||||||||||
|
GENÇLERİN İLMİHALİAYETULLAH EL-UZMA FAZIL LENKERANİ HAZRETLERİNİN FETVALARIYLA MUTABIKTIR. İÇTİHAT VE TAKLİTİnsan, içtihat veya taklitle dini hükümlere amel edebilir. İÇTİHAT: Dinin hükümlerini Kur'an, Peygamber ve masum imamlara (a.s) dayanan kaynaklardan elde edebilme ve ispatlama gücü olup İslami ilimleri öğrenip, yoğun çaba sarf ederek Allah'ın inayetiyle elde edilir. Böyle yüksek ilmi kudrete sahip olana müçtehit denilir. TAKLİT: Lügat anlamı uyma ve takip etme manasında olup ıstılahta müçtehidin fetvalarına uyup amel etmek anlamındadır. Yani insanın dini amellerini müçtehidin fetvalarına uygun olarak yerine getirmesidir. MESELE 1- Taklit olunan müçtehide -taklit mercii- ve onu taklit edene de -mukallit- denir. M. 2- Müçtehit olmayan, dini hükümler ve Allah'ın emirlerini, kaynaklardan çıkaramayan bir kimsenin müçtehidi taklit etmesi farzdır; yani amellerini onun fetvalarına uygun olarak yapmalıdır. M. 3- Dini hükümlerde insanların çoğunun vazifesi taklit etmektir. Çünkü ahkamda hükümlerini bilmede müçtehit olabilecek veya ihtiyata amel edebilecek insanlar azdır. M. 4- İnsanın taklit edeceği müçtehidin şu özellikleri taşıması gereklidir: - Adil olması, hayatta olması, - Erkek olması, - Baliğ olması, - Akıllı olması, - Helal zade olması (gayri meşru bir ilişkiden dünyaya gelmemiş olması), -İsna aşeriyye Şiası (12 İmam Şiası) olması ve - Diğer müçtehitlerden a'lem (ilmi daha fazla) olması gerekmektedir. M. 5- İnsan başlangıçta ölmüş bir müçtehidi taklit edemez. Ama insan bir müçtehidi taklit eder ve o müçtehit ölürse, bir sonraki meselede açıklanacağı gibi, onu taklit edebilir. M. 6- İnsanın taklit ettiği müçtehit ölür ama yaşayan müçtehitten daha a'lem olursa insanın taklidinde baki kalması gerekmektedir ;n taklidinde baki kalması gerekmektedir ve eğer yaşayan müçtehit daha a'lem olursa yaşayan müçtehidi taklit etmesi şarttır ama eğer hiçbirinin a'lemiyeti belli olmaz, ikisi de eşit olursa şahıs ölen veya hayattaki müçtehidi taklit etmekte muhayyerdir. M. 7- Müçtehit ve a'lemi tanımak üç yolla mümkündür: 1- İnsanın kendisi yakin eder veya kanaat getirirse; mesela, insanın kendisi bilir kişi olup müçtehidi tanıyabilir. 2- Müçtehidi ve a'lemi tanıma gücüne sahip iki adil ve alimin şahadet etmesiyle, elbette diğer iki adil ve alimin onların sözüne muhalefet etmemeleri şartıyla. 3- İnsana yakin olması ve kanaat getirecek şekilde bir kimsenin müçtehit veya a'lem olduğu meşhur veya yaygın olursa. M. 8- Müçtehidin fetvasını elde etmenin yolları şunlardır: 1- Müçtehidin kendisinden işitmek. 2- Müçtehidin fetvasını nakleden iki adil kişiden işitmek. 3- İlim ve kanaat oluşturması şartıyla bir adil şahıstan işitmek. 4- İnsanın doğruluğuna kanaat getirdiği müçtehidin risalesinde görmek. M. 9- Eğer müçtehidin fetvası bir konuda değişirse mukallit yeni fetvaya göre amel etmelidir. Eski fetvaya göre amel etmek caiz değildir. Ama birinci fetva ihtiyata daha uygun olursa uyabilir. M. 10- İnsanın genellikle ihtiyaç duyduğu meseleleri öğrenmesi vaciptir. Vacip olan ihtiyat ve müstehap olan ihtiyat Arasındaki FarkM. 11- Müstehap olan ihtiyat her zaman fetvayla zikredilir; yani o meselede müçtehit kendi görüşüne ilave olarak ihtiyat yolunu da açıklamıştır. Mukallit o meselede ya fetvaya yada ihtiyata göre amel etmek zorundadır ve başka müçtehide rücu hakkı yoktur. Bu meselede olduğu gibi: - Necis bir kabı kür suda bir kez yıkarlarsa temizlenir gerçi üç kez yıkamak ihtiyattır. Vacip olan ihtiyat, fetvayla birlikte zikredilmez. Mukallit o meselede ya ihtiyata amel eder veya diğer bir müçtehide rücu edebilir. Şu meselede olduğu gibi: - İhtiyat gereği, taze üzüm yaprağına secde edilmemelidir. Buluğun alametleri ve Ergenlik Yaşı Erkeğin ergenlik alameti şunlardır: 1- Karnının altından kaba ve sert kılların çıkması (avret yerinin üzerinde). 2- Uyku veya uyanık halindeyken meni gelmesi. 3- Kameri ayına göre 15 yaşını doldurması (Bu ise güneş yılının 15. yaşından 163 gün 6 saat daha azdır). Kızın ergenlik alameti şunlardır: 1- Karnının altında kaba ve sert kılların çıkması. 2- Uyku veya uyanık haldeyken ondan meni gelmesi. 3- Kameri ayına göre 9 yaşını doldurması (Bu ise güneş yılının 9. yaşından 97 gün 22 saat 48 dakika daha azdır). TAHARETNecaset hükümleri: Bedenin ve yaşanan ortamın temiz olması İslam açısından çok önemlidir. İnsanın necis şeyleri yiyip içmekten kaçınması, en güzel ibadet olan namazda elbisesinin temiz olması gerekir bu yüzden insan necis olan şeyleri ve onları temizlemenin yollarını bilmelidir. M. 12- On bir şeyden başka her şey temizdir ve o on bir şeyle temas eden her şey necis olur. M. 13- Necasetler şundan ibarettir: 1- İdrar 2- Gait (Dışkı) 3- Meni 4- Murdar 5- Kan 6- Köpek 7- Domuz 8- Kafir (Bütün bedeni necistir. Ama kitap ehli (Yahudi, Hıristiyan, Mecusi) temizdir.) 9- Şarap 10- Bira 11- Necaset yiyen devenin teri. M. 14- İnsan ve eti yenilmesi haram olan, damarı kesildiğinde kanı sıçrayarak akan her hayvanın idrar ve dışkısı necistir. M. 15- Hayvanlar iki kısımdır: Bazılarının sıçrayan kanı vardır; Yani eğer onların damarları kesilirse kan basınçla dışarı çıkar diğerlerinin sıçrayan kanı yoktur yani damarları kesildiği zaman kan basınçla çıkmaz. M. 16- İnek, koyun gibi eti helal olan hayvanların idrar ve gaiti temizdir yılan ve balık gibi sıçrayan kanı olmayan hayvanlar da aynı hükümdedir. M. 17- Etinin yenmesi mekruh olan at ve eşek gibi hayvanların idrar ve gaiti temizdir. M. 18- Karga gibi etinin yenmesi haram olan kuşların gaiti temizdir. Murdar Hükümleri M. 19- Şer'i usullere göre kesilmemiş veya kendiliğinden ölmüş olan hayvana murdar denir. M. 20- Balık gibi sıçrayarak akan kanı olmayan hayvanların murdarı temizdir. M. 21- Sıçrayarak akan kanı olan hayvanın murdarı tüy ve boynuz gibi ruhsuz azaları temiz; et, deri gibi ruhu olan azaları necistir . M. 22- Karada yaşayan köpek ve domuz, hatta onların kılı, kemiği, pençesi, tırnağı ve rutubetleri necistir. M. 23- Yeni ölmüş bir insanın bedeni soğumamış olsa bile (diş , kıl ve tırnak gibi ruhsuz azaları dışında) bütün bedeni necistir M. 24- Meyyitin her üç guslü bittikten sonra bedeni temiz olur. M. 25- Allah yolunda ve İslam'ı korumak için savaşan birisi, eğer savaş meydanında öldürülürse bedeni temiz olup gusül ve kefene ihtiyacı yoktur. Kanın Hükümleri M. 26- İnsanın ve Tavuk, koyun gibi sıçrayan kanı olan hayvanın kanı necistir. M. 27- Balık ve sivri sinek gibi sıçrayan kana sahip olmayan hayvanların kanı paktır. M. 28- Tavuk yumurtasında olan kan necis değildir, ama müstehap olan ihtiyat gereği ondan kaçınılmalıdır. M. 29- Dişetlerinden gelen kan eğer ağız suyuyla karışarak yok olursa paktır ve onu yutmanın sakıncası yoktur. Temiz Şeylerin Necis Olması M. 30- Pak bir şey necis bir şeye değerse ve onlardan biri veya her ikisi birbirine rutubeti geçecek şekilde ıslak olursa, pak olan şey necis olur. M. 31- İnsan temiz bir şeyin necis olup olmadığını bilmezse o şey temizdir, her ne kadar o şeyin temiz veya necis olduğunu anlayabilme gücüne sahip olsa bile araştırması ve incelemesi gerekmez. M. 32- Necis şeyi yemek ve içmek haramdır. TEMİZLEYİCİLER (MUTAHHİRAT)M. 33- Necis eşyaları temizleyen şeylere mutahhirat denir. Onların en önemlileri şunlardır: 1- Su 2- Toprak 3- Güneş 4- İslam 5- Necasetin bertaraf olması SULARIN HÜKÜMLERİ Suyun çeşitli kısımları vardır onları tanımak suya ait olan meseleleri daha iyi öğrenmemize yardımcı olur. M. 34- Su ya muzaftır yada mutlak. muzaf su, bir şeyden çıkarılan karpuz, gül suyu veya :şerbet gibi artık kendisine su denilmeyecek şekilde başka bir şeyle karışmış sulardır..Bunların dışındaki sular mutlaktır. MUZAF SUYUN HÜKÜMLERİM. 35- Muzaf suyun kirli bir şeyi temizlemesi mümkündür. ama necis olan bir şeyi temizlemesi mümkün değildir. (yani mutahirattan değildir) muzaf su necasetle karıştırılırsa, o necaset her ne kadar az olsabile ve muzaf suyun kokusu rengi ve tadı değişmese bile necis olur. Muzaf suyla alınan abdest ve gusül batıldır. Mutlak Suyun Kısımları: M. 36- Su, ya kanal ve çeşme suları gibi akan, yerden kaynayan ve cereyan halinde olan sudur; ya yağmur gibi gökten yağan veya yerden çıkan ama cereyan halinde olmayan; kuyu suyu gibidir. Eğer bu su sonraki meselede söyleneceği miktarda olıursa kür ve değilse kalil (az) dir. M. 37- Uzunluğu genişliği ve derinliği üç buçuk karış miktarında olan kabı dolduran veya ağırlığı 377.419 kg olan suya kür su denir. Az SuM. 38- Az su necis bir şeyin üzerine dökülür veya necis bir şey ona değerse necis olur. Ama yukarıdan hızla necis bir şeyin üzerine dökülürse , necis şeye temas eden kısmı necis, yukarıda kalan kısmı ise temizdir. Yine eğer fıskiye gibi tazyikle aşağıdan yukarı akıtılırsa ve yukarısına necaset değerse, aşağıdaki kısmı necis olmaz , fakat necaset aşağı kısmına değerse yukarıdaki kısmı da necis olur. M. 39- Eğer necis olan az su, kür veya akan bir suya bağlanırsa temizlenir ama farz olan ihtiyat gereği kür suyun veya akan suyun onunla karışmasıdır. Örneğin: eğer necis olan az su kabı kur suya bağlı olan çeşme suyunun altına konulursa temizlenir ama eğer o su necasetin koku, renk veya tadını almış ise, o kokunun,rengin ve tadın yok olacağı kadar o suyla karışması gerekir. Kür, Akan ve Kuyu SularıM. 40- Az su dışında bütün mutlak sular necasetin kokusunu, rengini ve tadını almadığı sürece temizdir. Ama eğer necasetle karışıp onun kokusunu, rengini ve tadını alırsa necis olur. (Bu konuda, akan su , kuyu suyu, kür su ve yağmur suyu aynı hükmü taşımaktadırlar.) M. 41- Apartmanlardaki kür su kaynağına bağlı boru suları kür suyu hükmündedirler. M. 42- Yağmur suyunun bazı özellikleri şunlardır: Eğer yağmur suyu necisin kendisinin olmadıer. M. 42- Yağmur suyunun bazı özellikleri şunlardır: Eğer yağmur suyu necisin kendisinin olmadığı necis olan bir şeye bir kez yağarsa o şey temizlenir. Eğer halı ve elbise gibi necis bir şeyin üzerine yağarsa sıkmaya gerek kalmadan temizlenir. Eğer necis olan toprağa yağarsa temizlenir. Yağmur suyu bir yerde toplanırsa, kür su miktarından az bile olsa, yağmur yağarken içerisinde necis bir şeyi yıkasalar koku, renk ve tadını almazsa, o necis şey temiz olur. Necis Olan Şeyleri NasılYıkayalım?M. 43- Necis olan şeyleri temizlemek için öncelikle necasetin kendisini giderip sonraki meselelerde geleceği şekilde yıkanmalıdır. M. 44- Necis olan kabı, necaseti giderdikten sonra bir kez kür suda yıkarlarsa yeterlidir ama az suyla üç kez yıkanması gerekir. M. 45- Necis olan kap şu şekilde temizlenir: Kür su ile; kabı bir kez kür suya daldırıp dışarı çıkararak. Az su ile; kabı üç kez suyla doldurup boşaltmakla veya üç defa içerisine bir miktar su dökülür ve her defasında su çalkalanarak kabın necis yerlerine ulaştırıldıktan sonra dışarı dökmekle. M. 46- Halı veya elbise gibi suyu içine çeken ve sıkılabilir olan şeyler eğer az suyla temizlenmek istenirse her yıkamadan sonra sıkılmalı veya onun içindeki sular dışarı çıkacak şekilde bastırılarak suyu alınmalıdır elbette kür veya akar suyla da yıkandığı zaman vacip olan ihtiyar gereği onu sıkmalıdırlar. TOPRAKM. 47- Yer, necasetin kendisinin giderilmesi şartıyla necis olan ayak tabanını veya ayakkabının altını yürüyerek veya ayağı yere sürtmek şartıyla temizler ve yer: 1-,Temiz olmalı 2- Kuru olmalı 3- Toprak, taş, tuğla,kum veya benzeri şeyle döşeli olmalıdır. M. 48- Ayak tabanı ve ayakkabı altının temizlenmesi için her ne kadar yürümekle veya yere sürtmekle necaset giderilse de en az on beş adım yürümek daha iyidir. GÜNEŞM. 49- Güneş bazı şartların yerine gelmesiyle yeri, binaları ve binalarda kullanılan kapı ve pencere gibi şeyleri ayrıca bitki ve ağacıda temizler. M. 50- Güneş şu şartlarla temizleyicidir: 1- Necis olan şey, her hangi bir şeyin ona temas ettiği zaman rutubet olacak derecede ıslak olması gerekir. 2- Güneş vurduğu zaman necis şey kurumalıdır eğer rutubetli kalırsa temizlenmez. 3-Arada güneşin ışınlarının temasını engelleyecek bir şey olmamalı eğer güneş perde, bulut veya benzeri bir şeyin arkasından vururda necis şeyi kurutursa o şey temizlenmez ama bulut veya perde, güneş ışınının temasına engel olmayacak kadar ince olursa sakıncası yoktur.
|