Büyük Taklit Mercii
   Hayat Öyküsü
   Eserleri
   Ahkam ve Fetvalar
   Mesajlar
   Gençler İçin İlmihal
   Resimler
   Soru ve Cevaplar
   Alimlerin Hayat
   Vucuhat hakkında

   E-Mail Listing:


 
Back Index Next

Allahumme ehlel kibriyai vel azamet ve ahlel cudi vel ceberut ve ahlel afvi ver-rahmet ve ahlet takva vel mağfiret es'eluke bihakki hazal yevm elleziy ca'eltehu lil muslimine iyda ve li muhammedin sallallahu aleyhi ve alihi zuhran ve şerefen ve keramaten ve meziyda en tuselliye ala muhammedin ve al-i muhammed ve en tudhileni fi kulli hayrin adhalte fiyhi muhemmeden ve ale muhammed selavatuke aleyhi ve aleyhim allahumme inni es'eluke hayre ma se'eleke bihi ibadukessalihun ve e'uzu bike mimma isteaze minhu ibadukel muhlesun.

GÜNLÜK NAFİLELER

Nafile namazları cuma günü dışında otuz dört rekattır: Onun sekiz rekatı öğlenin nafilesi, sekiz rekatı ikindi nafilesi, dört rekatı akşam nafilesi, iki rekatı yatsı nafilesi ve on bir rekatı gece nafilesi olup çok sevaptır.

Gece Namazı:

M. 352- On bir rekatlı gece nafilesinden sekiz rekatı gece nafilesi niyetiyle iki rekatı şef'i namazı niyetiyle ve bir rekatı vitir namazı niyetiyle kılınmalıdır. Gece nafilelerine ait hükümlerin tamamı dua kitaplarında mevcuttur.

Gece Namazının Vakti:

M. 353- Gece nafilesinin vakti gece yarısından itibaren sabah ezanına kadardır. Sabah ezanına yakın kılınması daha iyidir.

M. 354- Yolcu ve gece yarısından sonra gece namazını kılması zor olan kimse veya vaktinde uyanmayacağından korkan kimse, gece namazını gecenin evvelinde kılabilir.

GUFEYLE NAMAZI

M. 355- Müstehap namazlardan biride Gufeyle Namazıdır. Bu namaz akşam ve yatsı namazları arasında kılınır.

Gufeyle Namazının Kılınış Şekli:

M. 356- Gufeyle Namazı iki rekattır. Birinci rekatta Fatihadan sonra süre yerine şu ayet okunur:                 

Ve zannuni iz zehebe muğaziben fe zanne en len nagdire aleyhi fe nada fizzulumati en la ilahe illa ente subhaneke inniy kuntu minezzalimin festecebna lehu ve necceynahu minel gammi ve kezalike nuncil muminin.

Ve ikinci rekat'da hamtdan sonra süre yerine şu ayet okunur:

Ve indehu mefatihul gaybi la ya'lemuha illa hu ve ya'lemu ma fil berri vel behr vema tesgutu min varagetin illa ya'lemuha vela habbetin fi zulumatil arz vela ratbin vela yabisin illa fi kitabin mubin.

Ve kunutunda da şu dua okunur:

Allahumme inni es'eluke bimefatihil gayb elleti la ya'lemuha illa ente en tuselliya ala muhammedin ve ali muhammed ve en tef'ele bi. . . . . . . . . . kendi hacetlerini söyler ve sonra şu duayı okur:

Allahumme ente veliyyu ni'meti vel gadiru ala talibeti te'lemu haceti fe es'eluke bihakki muhammedin ve ali muhammedin aleyhi ve aleyhimusselam lemma gezeyteha li.

ORUÇ

İslam'ın insanın kendisini düzeltmesi için farz kıldığı amellerden biride oruçtur. Oruç alemlerin Rabbi'nin emrini yerine getirmek için sabah ezanından akşam ezanına kadar insanın ileride anlatılacak olan orucu bozan şeylerden sakınmasıdır.

Orucun Niyeti:

M. 357- Oruç ibadetlerden biridir ve Allah'ın emrini yerine getirmek için yapılmalıdır ve bu niyetin kendisidir.

M. 358-İnsan Ramazan ayının her gecesinde ertesi günün orucuna niyet edebilir; ayın ilk gecesinde ayın hepsinin orucuna niyet etmesi daha iyidir.

M. 359- İnsanın, orucun niyetini kalbinden geçirmesi veya mesela, "yarın oruç tutacağım" demesi şart değildir. Alemlerin Rabbinin emrine itaat için sabah ezanından akşam ezanına kadar orucu bozan şeylerden kendini koruması yeterlidir.

Orucu Batıl Eden Şeyler

M. 360- Oruç tutan kimse sabah ezanından akşam ezanına kadar bazı işlerden kaçınmalıdır. Eğer bu işlerden birini yerine getirirse orucu batıl olur bu işlerin toplamına orucu batıl eden şeyler denir, onlardan bazıları:

       ● Yemek.

       ● İçmek.

       ● Cima.

       ● İstimna (kendisiyle oynayarak meni getirmek)

       ● Allah'a Peygamber'e (s.a.a) ve İmamlar’a (a.s) bir yalanı nispet vermek.

       ● Boğaza yoğun katı toz kaçırmak.

       ● Başın tamamını suya sokmak.

       ● Sabah ezanına kadar cünüp, hayız ve nifas halde kalmak.

       ● Kusmak

Bu söylenenler dışında orucu batıl eden başka şeylerde vardır onları tanımak için tam ilmihalin 323.sayfasındaki 1645'nci meseleye müracaat ediniz.

ORUCU BATIL EDEN ŞEYLERİN HÜKÜMLERİ:

Yemek ve İçmek:

M. 361- Oruç tutan bir insan bilerek bir şey yer veya içerse orucu batıl olur.

M. 362- tutan bir insan bilerek dişlerinin arasında kalan şeyi yutarsa orucu batıl olur.

M. 363- Tükürüğü yutmak çok olsa bile, orucu batıl etmez.

M. 364- Oruçlu olan kimse, oruçlu olduğunu unutarak bir şey yer veya içerse orucu batıl olmaz.

M. 365- İnsan za'f sebebiyle orucu yiyemez. Fakat zaf'ı normalde tahammül edilemeyecek derecede ise, orucunu yemesinin sakıncası yoktur.

İğne Vurdurmak:

M. 366- Oruçlu kimse, gıda yerine istifade edilen serum ve iğnelerden sakınmalıdır. Ama uzvu uyuşturan veya ilaç yerine kullanılan iğneyi yaptırmasının sakıncası yoktur.

Boğaza Yoğun Toz Kaçırmak:

M. 367- Boğaza yoğun toz kaçması orucu batıl eder; ister un gibi yenmesi helal olan bir şeyin tozu olsun  ister toprak vb gibi yenmesi haram olan bir şeyin tozu olsun.

M. 368- Oruçlu kimse yoğun buharı, sigara, tömbeki ve benzeri şeylerin dumanının farz olan ihtiyat gereği boğazına kaçmasına engel olmalıdır.

       Başın Tamamını Suya Sokmak:

M. 369- Eğer oruçlu kimse bilerek başının tamamını suya sokarsa;farz olan ihtiyata göre orucu batıldır.

M. 370- Oruç tutan birisi elinde olmadan veya oruçlu olduğunu unutarak başını suya daldırırsa ya da istemeyerek suya düşerse orucu batıl olmaz ama anladığı an hemen başını sudan çıkarmalıdır.

Kusmak:

M. 371- Oruç tutan birisi kasten kusarsa,hastalık sebebiyle de olsa orucu batıl eder.

M. 372-Bir kimse oruçlu olduğunun farkında olmayarak veya elinde olmadan kusarsa sakıncası yoktur.

ORUCUN KAZA VE KEFFARESİ

Kaza Orucu:

M. 373- Eğer bir insan ramazan ayı orucunu (hastalık, yolculuk ve... gibi) herhangi bir özür nedeniyle tutamaz ise ramazan ayından sonra onun kazasını yerine getirmelidir.

Orucun Keffareti

M. 374-Orucu batıl eden amellerden birisiyle orucunu batıl eden birisi, kazasını tutmalıdır ve orucun keffaresi olan şu işlerden birisini de yerine getirmelidir:

*Bir köle azat etmek

     *31 günü arka arkaya olmak üzere iki ay oruç tutmak

     *60 fakiri doyurmak veya her birine bir mud (yaklaşık 750 gr) yiyecek yani buğday, arpa veya benzeri vermelidir.

Üzerine keffare vacip olan birisi yukarıdaki amellerden birisini yerine getirmelidir.Günümüzde fıkhı anlamda köle bulunmayacağı için ikinci ve üçüncü maddedeki amelleri yerine getirmelidir.Bunlardan hiç birini yapamıyorsa ya 18 gün oruç tutmalı ya da gücünün yettiği kadar fakire yemek vermelidir.Eğer bunlardan hiç birine gücü yetmiyorsa yapabileceği kadar bu ikisine amel etmelidir.Buna da gücü yoksa tövbe etmelidir.Ama farz olan ihtiyat gereği gücü yettiği anda keffaresini vermelidir.

Orucun Kaza ve Keffaret Hükümleri:

M. 375- Orucun kazasını hemen yerine getirmek farz değildir ancak farz olan ihtiyata göre gelecek ramazana kadar yerine getirmelidir.

M. 376- İnsan, keffareyi yerine getirmede gevşeklik yapmamalıdır, ama hemende yerine getirmesi gerekmez. üzerine keffare farz olan bir kimse bir kaç yıl onu yerine getirmezse, keffaresi artmaz.

M. 377-Bir insan yolculuğa çıkmak gibi sebepten dolayı orucunu tutamamışsa, ramazan ayı bittikten sonra mazereti ortadan kalktıysa ve bir sonraki ramazan ayına kadar kasten oruçlarını kaza etmezse, oruçların hem kazasını tutmalı hem de ayrıca her gün fakire bir mudd taam da vermesi ihtiyat gereği farzdır ve eğer özür nedeniyle onun kazasınıda yerine getirmemiş ise farz olan ihtiyat gereği kazaya ilaveten bir mudd taam fakire vermelidir.

 M. 378- Hastalık nedeniyle ramazan orucunu tutamayan kişinin hastalığı sonraki yılın ramazanına kadar sürerse, tutamadığı oruçların kazası onun üzerine farz değildir, ama her gün için fakire bir mudd, yaklaşık on sir (750gr) taam vermelidir.

YOLCULUKTA ORUÇ HÜKÜMLERİ

M. 379- Dört rekatlı namazları yolculukta iki rekat olarak kılması gereken yolcu oruç tutmamalıdır; namazları tam kılan bir yolcu, mesleği yolculuk olan kimse gibi yolculukta oruç tutmalıdır.

M. 380- Oruçlu olan kimse öğleden sonra yolculuğa çıkarsa orucunu tamamlamalıdır ve sahihtir.

M. 381- Öğleden önce yolculuğa çıktığında ise ruhsat haddine yani şehrin duvarlarının görünmeyeceği ve ezan sesinin işitilmeyeceği yere vardığı zaman orucunu bozmalıdır; eğer ondan önce orucunu bozarsa kazaya ilave olarak farz ihtiyat gereği keffare de vermelidir.

M. 382- Ramazan ayında yolculuğa çıkmanın sakıncası yoktur. Fakat oruçtan kaçmak için yolculuğa çıkmak mekruhtur.

M. 383-Yolcu öğleden önce vatanına ya da on gün kalmak istediği bir yere ulaşırsa, eğer orucu bozan bir iş yapmamışsa o günün orucunu tamamlamalıdır ve eğer orucu bozan bir iş yapmışsa o günün orucu vacip değildir ama daha sonra kazasını yerine getirmelidir.

M. 384- Yolcu öğleden sonra vatanına ya da on gün kalacağı bir yere ulaşmışsa, o günün oru05; yerine getirmelidir.

M. 384- Yolcu öğleden sonra vatanına ya da on gün kalacağı bir yere ulaşmışsa, o günün orucunu tutmamalıdır.

FİTRE ZEKATI

M. 385- İnsan Ramazan ayı bittikten sonra yani fıtır bayramında kendi malından bir miktarı fıtre zekatı unvanıyla fakire vermelidir.

Fıtra Zekatının Miktarı:

M. 386-Fıtra zekatının miktarı insanın kendisi, eşi ve çocuğu gibi onun ekmeğini yiyen insanlar için yani geçimini sağladığı insanlar için bir “sa” yani yaklaşık 3 kg.dır

Fıtra Zekatının Cinsi:

M. 387- Fıtra zekatının cinsi buğday, arpa, hurma kuru üzüm, pirinç, mısır veya benzerlerin yanı sıra bunlardan birinin karşılığı olan parayı da verse yeterlidir.

HUMUS

Müslümanların ekonomik vazifelerinden biride humus olup bazı şeylerin 1/5ni (beşte bir) belirli masraf ve harcamalar için taklit mercii Müçtehide verilmesidir.

M. 388- Yedi şeyde humus farz olur:

       1- Kazanç(kar)

       2- Maden

       3- Define

       4- Harama karışmış helal mal.

       5- Denize dalmakla elde edilen mücevherler.

       6- Savaş ganimeti.

       7- Zimmi[1]kafirin Müslümanlardan satın aldığı yer.

M. 389- Humus vermek namaz ve oruç gibi vaciptir. Baliğ ve akıllı olup aşağıda açıklanan yedi haletten birisine sahip olan bütün şahıslar bu ameli yerine getirmelidirler.

Toplumun çoğunu kapsayan bu yedi haletin biri kendi ve ailesinin yıllık harcamalarından arta kalan şeylerin humusudur. İslam dini şahısların iş ve kazançlarına ihtiram göstermekte ve insanın kendi ihtiyaçlarını karşılamasını humus vermekten üstün tutmaktadır. Böylelikle herkes yıl boyunca bütün ihtiyaçlarını gelirinden temin edebilir ve yıl sonunda fazla kalan bir şey olmamışsa humus ona farz değildir, ancak normal ve ihtiyacı haddinde yaşayan kimse, yani masrafta ileri gitmeyip kendini de çok zorlamayan yıl sonunda eğer bir şey fazla kalırsa o fazlalığın 1/'5ni belirli harcamalar için ödemeli ve 4/5'ni kendisi için ayırmalıdır.

Humus Hükümleri

M. 390- Bir insan humsunu vermediği bir malı kullanamaz; yani humusu verilmemiş olan yiyeceği yiyemez ve humusunu vermediği parayla bir şey satın alamaz.

M. 391- Pirinç, yağ, çay gibi yıllık ihtiyaçlarını karşılamak için yıllık gelirle alınan şeylerden yıl sonunda fazla kalırsa humusunu vermelidir.

M. 392- Buluğa ermemiş bir çocuğun sermayesi olur ve ondan bir kazanç sağlanırsa, çocuk buluğa ermeden önce velisine onun humusunu vermesi ihtiyaten farzdır.

Humusun Masrafı:

M. 393- Malın humusu ikiye bölünmelidir: onun yarısı İmam Zaman (ac) ın hissesidir taklit edilen müctehide veya temsilcisine verilmelidir; diğer yarısı da farz olan ihtiyat gereği şartları haiz müçtehide yada onun izni ile fakir seyyide, yetim seyyide veya yolculukta muhtaç kalan seyyide verilmelidir.

ZEKAT

Müslümanların bir diğer önemli ekonomik görevleri zekat vermektidiğer önemli ekonomik görevleri zekat vermektir. Zekatın önemini  Kur'an-ı Kerim'de  namazla beraber emrolunması, iman ve doğruluğun nişanesi olarak bilinmesi ve Masum İmamlardan (a.s)  zekat vermekten kaçınan kimsenin dinden çıkması sayılacağının bir çok rivayetlerde naklolunması sayesinde anlıyoruz.

Zekatında, humus gibi belirli masraf yerleri vardır, onun bir kısmı fıtır bayramı günü verilir ve yalnızca verme gücü olan kimselere vaciptir, bu konuya ait meseleler oruç bahsinin sonunda söylendi.

Zekatın diğer kısmı mallarla ilgilidir ama halkın bütün malı bu kanun içerisinde değildir belki yalnızca dokuz şeye zekat vardır.

M. 394- Zekat verilmesi gereken şeyler şunlardır: Buğday, arpa, hurma, kişmiş, deve, inek, koyun, altın ve gümüştür.

M. 395- Yukarıda sayılan şeyler nisap haddine vardıklarında onların zekatını vermek vacip olur. Her birinin nisap haddi ve zekat miktarı aşağıda belirtildiği gibidir:

Malın çeşidiNisap haddiZekat miktarı
1- Buğday847 kg Eğer Nehir veya yağmurla sulandığında 1/10
Eğer El, kova veya su motoruyla sulandığında  1/20
Eğer Her ikisiyle sulandığında 3/40
2- Arpa
3- Hurma
4- Kişmiş
5- Deve Birinci nisap Bir koyun
25 deveye kadar Her beş deve için bir koyun
26 deve Bir deve
6- İnek 30 inek Bir yaşında dana (erkek tosun)
7- Koyun 40 koyun Bir koyun
8- Altın 15 miskal 1/40
9- Gümüş 105 miskal 1/40
Back Index Next