Büyük Taklit Mercii
   Hayat Öyküsü
   Eserleri
   Ahkam ve Fetvalar
   Mesajlar
   Gençler İçin İlmihal
   Resimler
   Soru ve Cevaplar
   Alimlerin Hayat
   Vucuhat hakkında

   E-Mail Listing:


 
Back Index Next

m. 161- necis bir şeyi, ayn-ı necisi giderdikten sonra necis olan yerlerin tamamına su ulaşacak şekilde kür veya akar suya bir defa daldırırlarsa pâk olur. yaygı, elbise ve bunların benzeri şeyleri, içindeki su dışarı çıkacak şekilde sıkmaları veya hareket ettirmeler ihtiyaten farzdır.

m. 162- idrar ite necis olmuş bir şeyi az su ile yıkamak isterlerse, eğer bir defa üzerine su dِkerler ve su ondan ayrılır, eğer o şeyde idrar kalmamış olsa, ikinci defada üzerine su dِküldüğünde pâk olur. ancak, elbise, yaygı ve bunların benzeri şeylerde, her defa su dِktükten sonra sıkarak "güsale"yi dışarı çıkarmalıdırlar. (güsale, normal olarak, yıkama sırasında ve ondan sonra yıkanan şeyden kendi kendisine veya sıkmak suretiyle dışarı çıkan sudur).

m. 163- yemek yemeye başlamamış, iki yaşını doldurmamış ve domuz sütü içmemiş süt çocuğunun bevli ile necis olan bir şey üzerine bütün necis yerlere ulaşacak şekilde bir defa su dِkülürse pâk olur; ama bir defa daha su dِkmeleri ihtiyaten müstehaptır. elbise, yaygı ve bunların benzerlerini sıkmak gerekli değildir.

m. 164- eğer bir şey bevlden başka bir şeyle necis olursa, necaseti ortadan kaldırdıktan sonra onun üzerinden bir defa su dِkülür ve su ondan ayrılırsa pâk olur, yine

onun üzerine dِkülen birinci suda necaseti ortadan kalkarsa pâk olur. ancak elbise ve benzeri şeyleri sıkarak onun güsalesî dışarı çıkarılmalıdır.

m. 165- iple ِrülmüş necis hasın kür veya akar suya sokarlarsa ayn-ı necaseti ortadan kalktıktan sonra pâk olur.

m. 166- dışı necis olan buğday, pirinç, sabun ve benzeri şeyleri kür veya akar suya daldırmakla pâk olur eğer içleri necis olursa pâk olmaz.

m. 167- eğer insan sabunun içine necis suyun ulaşıp ulaşmadığında şüphe ederse onun içi paktır.

m. 168- pirinç, et ve benzeri şeylerin dışı necis olursa, onu bir kaba koyup üç defa üzerinden su dِküp boşaltmakla pâk olur ve onun kabı da pâk olur. ama sıkılması gereken elbise veya başka bir şeyi bir kaba koyup yıkamak isterlerse üzerine her defa su dِküldüğünde sıkılmalı ve kabı eğerek içine toplanan su dِkülmelidir.

m. 169- çivit ve benzeri bir şeyle boyanmış necis bir elbiseyi kür veya akar suya daldırır ve su elbisenin rengiyle muzâf olmadan ضnce her tarafına işlerse, sıkarken ondan muzaf veya renkli su çıksa bile, o elbise pâk olur.

m. 170- bir elbiseyi kür veya akar suda yıkadıktan sonra mesela suyun balçığı elbisede gِrülürse ve bunun, suyun işlemesine engel olduğuna ihtimal verilmezse elbise paktır.

m. 171- elbise ve benzeri bir şeyi sudan geçirdikten sonra üzerinde çamur veya çِğen otu parçaları gِrülürse bunların suyun ulaşmasına engel olmadığı bilinirse paktır, ama; necis suyun, çamurun veya çِğen otunun içine işlemiş olursa, çamur veya çِğen otunun dışı pâk ve içi ise necistir.

m. 172- necis bir şeyden ayn-ı necis giderilmedikçe pâk olmaz, ama; necasetin kokusu veya rengi onda kalmedikçe pâk olmaz, ama; necasetin kokusu veya rengi onda kalırsa sakıncası yoktur. dolayısıyla eğer kanı elbiseden giderip elbiseyi sudan geçirdikten sonra onda kanın rengi kalırsa

paktır. ama koku veya renk dolayısıyla necaset zerrelerinin o şeyde kaldığına yakin edilir veya ihtimal verilirse necîstir.

m. 173- vücutta bulunan necaset kür veya akar suda giderilirse beden pâk olur ve dışarı çıkıp tekrar suya girmeye gerek yoktur.

m. 174- dişlerin arasında kalmış necis yemek, ağza su alıp necis yemeğin her tarafına ulaşacak şekilde çalkalamakla ve diğer temizleme şartlarım gِzetlemekle temiz olur.

m. 175- saç ve sakal çok ise az suyla yıkandığında gusâlenin ayrılması için sıkılmalıdır.

m. 176- elbise veya bedenin bir yerini az su ile yıkarken genelde oraya bitişik olan çevresi de necis olur. necis yeri temizlemek için dِkülen su necis yerin etrafına yayılırsa, necis yerin temizlenmesiyle etrafı da temiz olur; yine necis bir şeyle yanına konulan temiz bir şeyin üzerine birlikte su dِkmekle ikisi de temiz olur. o halde necis bir parmağı yıkamak için bütün parmakların üzerine su dِkerler ve necis su da hepsine değerse, necis pannak temizlendikten sonra bütün parmaklar temiz olur.

m. 177- necis olan et ve kuyruk diğer şeyler gibi suda yıkanır. yine beden veya elbise biraz yağlı olur da suyun işlemesini ِnlemezse suyla yıkamakla temizlenir.

m. 178- kap veya beden necis olur ve sonra suyun işlemesine engel olacak kadar yağlı olursa; suyla yıkanmak istendiğinde, suyun bunlara işlemesi için ِnce yağlan giderilmelidir.

m. 179- ayn-ı necis bulunmayan necis bir şey, kür suya bağlı bir musluk altında bir defa yıkanırsa pâk olur. yine, onda ayn-ı necis bulunursa ayn-ı necis musluk altında tutulmasıyla veya başka bir şey vasıtasıyla giderilir ve ondan dِkülen su, necasetin koku veya renk ya da tadını almazsa musluk suyuyla pâk olur. ama ondan dِkülen su necasetin koku veya renk ya da tadını almışsa ondan dِkülen suda necasetin koku, renk ve tadı kalmayıncaya kadar üzerine musluk suyu dِkülmelidir.

m. 180- suda yıkadığı bir şeyin temizlendiğine yakin ettikten sonra, ayn-ı necisi ondan giderip gidermediğinden şüphe ederse o şey paktır.

m. 181- üzerinden su akmayan yer (toprak) necis olursa, az suyla temizlenmez. ama ince veya iri kumla kaplı olan bir yer, üzerine su dِküldüğünde, (su ince ve iri kumdan ayrılıp aşağı indiği için) az suyla temizlenir, ama kumların altı necis kalır.

m. 182- taş veya tuğla dِşeli yer veya suyun çekilmediği sert yer necis olursa, az su ile temizlenir. ama su akmaya başlayıncaya kadar dِkülmelidir. eğer dِkülen su bir delikten dışarı çıkarsa bütün yer temizlenir; dışarı çıkmazsa, suyun toplandığı yer necis kalır. orayı temizlemek için, suyun toplanabileceği bir çukur kazılmalı, sonra suyu oradan dışarı çıkarmalı ve çukur da pâk toprakla doldurulmalıdır.

m. 183- tuz taşı ve benzeri şeylerin dış yüzü necis olursa, kür sudan az bir suyla bile temizlenir.

m. 184- erimiş necis şekerden kesme şeker yapıp kür suya veya akar suya bırakmakla o şeker temizlenmez.

2- zemin (yer)

m. 185- yer, necis ayağın ve ayakkabının altını üç şartla temizler:

1- yer temiz olmalı.

3- kuru olmalı.

3- ayağın veya ayakkabının altında kan ve idrar gibi ayn-ı necisin veya çamur gibi necîs olmuş bir şey varsa; yürümekle veya ayağı yere sürmekle giderilmelidir. yine yer, toprak, taş veya tuğla ve benzeri şeyle dِşeli olmalı halı, hasır ve çimen üzerinde yürümekle necis ayak veya ayakkabının altı temizlenmez. yürümeden başka bir şey vasıtasıyla necis olursa, yol yürümekle temizlenmesi şüphelidir.

m. 186- necis olan ayak ve ayakkabı altının ağaçla dِşenmiş yer veya asfalt üzerinde yürümekle temizlenmesi şüphelidir.

m. 187- ayak ve ayakkabı altının temizlenmesi için her ne kadar da on beş adımdan az yürümekle veya yere sürtmekle necaset giderilirse de on beş adım veya daha fazla yürümek daha iyidir.

m. 188- necis olan ayak ve ayakkabı altının ıslak olması gerekli değil, kuru bile olsa yürümekle temizlenir.

m. 189- yürümekle temiz olan necis ayak veya ayakkabı altının, normalde çamura bulaşan kenarlarından bir miktarı da temizlenir.

m. 190- elleri ve dizleriyle yürüyen birisinin el ve dizleri necis olursa, el ve dizlerin yürümekle temizlenmesi şüphelidir. yine bastonun alt kısmı, yapma ayakların altı, hayvanların nalı, otomobil ve fayton tekerleği ve benzerlerinin de yol gitmekle temizleneme sı şüphelidir.

m. 191- yürüdükten sonra ayağın veya ayakkabının altında gِrülmeyecek derece küçük necaset zerreleri kalırsa, ihtiyaten farz olarak o zerreleri de gidermek gerekir; ama necasetin koku ve rengin kalmasının sakıncası yoktur.

m. 192- ayakkabının içi ve ayak altının yere değmeyen kısmı, yürümekle temizlenmez. çorap altının da yürümekle

temizlenmesi şüphelidir. ama çorap altı deriden olursa yürümekle temizlenir.

3- güneş

m. 193- güneş; yeri, binaları, kapı ve pencere gibi binalarda kullanılan şeyleri ve ayrıca binadan bir parça sayılan ve binaya çakılan çivileri altı şartla temizler:

1-    necis olan şey ıslak olmalı. eğer kuru olursa, güneşle kuruması için bir şeyle ıslatmaları gereklidir.

o şeyde ayn-ı necîs olursa, güneşin vurmasından ِnce giderilmelidir.

güneşin vurmasını engelleyecek bir şey olmamalı. eğer güneş perde, bulut veya benzeri bir şeyin arkasından vurur da necis şeyi kurutursa, o şey temizlenmez. ama bulut veya perde, güneşin vurmasına engel olmayacak kadar ince olursa sakıncası yoktur.

necis şeyi yalnızca güneşin kurutması gerekir; buna gِre, necis olan şey, ِrneğin; rüzgar ve güneşin etkisiyle kurursa temizlenmez. ama eğer rüzgar, necis olan şeyin kurumasına yardım etti denmeyecek kadar az olursa sakıncası yoktur.

güneşin, necasetin işlemiş olduğu bir yapıyı bir defada kurutmalıdır. eğer necis yer ve binaya güneş bir defa vurmakla onun üzerini kurutur ve ikinci defada da altını kurutursa, yalnızca onun üzeri temizlenmiş olur ve alt kısmı necis kalır.

güneşin vurduğu yer veya binanın üzeri ile içi arasında hava veya başka bir temiz cisim fasıla olmamalıdır.

m. 194- güneş, necis hasın temizler; yine ağaç ve bitkiler de güneşle temizlenir.

m. 195- güneş, necis yere vurduktan sonra insan, güneş vurduğu anda yerin ıslak olup olmadığında veya güneş vasıtasıyla kuruyup kurumadığına şek ederse, o yer necistir; güneş vurmadan ِnce onda bulunan ayn-ı necisin giderilip giderilmediğinde veya güneşin vurmasına bîr şeyin engel olup olmadığında şek ederse yine necistir.

m. 196- güneş, necis duvara bir taraftan vurursa duvarın güneş gِrmeyen tarafı temizlenmez. ama duvar, güneş bir taraftan vurunca ِbür tarafı da kuruyacak kadar ince olursa temizlenir.

4- istihale

m. 197- necis olan bir şeyin cinsi, temiz bir şey olacak şekilde değişirse temiz olur ve bu değişime istihale denir. - necis bir ağacın yanıp kül olması veya kِpeğin tuz ocağına düşüp tuz olması gibi.- ama necis şeyin cinsi değişmezse - necis buğdayın un yapılması veya ekmek pişirilmesi gibi- temizlenmez.

m. 198- necis topraktan yapılmış olan testi ve benzen şeyler necistir. necis odundan elde edilen kِmürden de sakınmak gerekir.

m. 199- istihale olup olmadığı belli olmayan necis bir şey necistir.

m. 200- Şarap kendi kendine veya içine sirke ve tuz katmak suretiyle sirke haline gelirse temiz olur.

m. 201- necis üzümden yapılan şarap, sirke haline geldikten sonra temizlenmiş olmaz. eğer şaraba, dışardan bir necaset değerse, sirke olduktan sonra bile ihtiyaten farz olarak ondan sakınmak gerekir.

m. 202- necis üzüm, kuru üzüm ve hurmadan yapılan sirke necistir.

m. 203- üzüm veya hurmanın dِküntüleri de içlerinde olur ve ِylece sirke yaparlarsa zararı yoktur. yine hurma, kuru üzüm ve üzüm sirke olmadan ِnce salatalık, patlıcan ve benzeri şeyleri de onların içine katarlarsa sakıncası yoktur.

5-   üzüm suyunun üçte iki azalması

m. 204- kaynayan üzüm suyu, üçte ikisi azalıp, üçte biri kalmadan ِnce necis değildir; ama içilmesi haramdır; eğer sarhoş edici olduğu ispat edilirse haram ve necistir; bu durumda yalnızca sirke olmasıyla temiz ve hela! olur.

m. 205- ِrneğin, içinde bir veya iki üzüm tanesi bulunan koruk salkımından elde edilen suya eğer koruk suyu denir ve onda tatlılıktan bir eser bulunmazsa, kaynatılırsa temizdir ve onun içilmesi de helaldir.

m. 206- koruk mu, üzüm mü olduğu belli olmayan bir şey kaynarsa haram olmaz.

6-   intikal

m. 207- insan kanı veya sıçrayan kana sahip (daman kesildiğinde kam fışkırarak dışarı çıkan) hayvanın kam, sıçrayan kanı olmayan bir hayvanın vücuduna gider ve o hayvanın kanı sayılırsa temiz olur. ve bu işe "intikal" denir. buna gِre, sülüğün insandan emdiği kana, sülüğün kanı denmeyip insanın kanı dendiğinden necistir.

m. 208- bedenine konan bir sivrisineği ضldüren bir kimse, ondan çıkan kanı, bedeninden mi emdiğini yoksa sivrisineğin kendisine mi ait olduğunu bilmezse temizdir; bedeninden emdiğini bildiği halde artık sineğin vücudunun bir parçası sayılırsa yine temizdir. ama kanın emilmesiyle sivrisineğin ِldürülmesi arasındaki süre, ondan çıkan kana,

insan kanıdır denilecek kadar kısa olursa ya da sivrisineğin mi yoksa insanın mı kamdır denildiği belli olmazsa necistir.

7-   islam

m. 209- eğer kafir, şehadeteyni sِylerse yani: "eşhedu en lailahe illellah ve eşhedu enne muhammeden resulullah" derse müslüman olur; müslüman olduktan sonra onun bedeni, tükürüğü ve teri temizdir. ama müslüman olduğu zaman, bedeninde ayn-ı necis bulunursa giderilmesi ve onun yerinin yıkanması gerekir. ve yine müslüman olmadan ضnce ayn-ı necaset giderilmiş olursa, onun yerini yıkamak gerekir.

m. 210- kafir olduğu zaman ıslak olarak bedenine değen elbisesi müslüman olduğu zaman üzerinde değildiyse necistir. bedeninde bile olsa ondan sakınılması gerekir.

m. 211- insan şehadeteyni sِyleyen bir kafirin, kalben müslüman olup olmadığını bilmezse temizdir. ama, eğer kalben müslüman olmadığını bilirse ihtiyaten farz olarak ondan sakınmak gerekir.

8-   tebeiyyet

m. 212- necis bir şeyin, başka necis bir şeyin temizlenmesiyle temizlenmesine tebeiyyet denir.

m. 213- eğer şarap sirke olursa, kabı da şarabın kaynadığı zaman ulaştığı yere kadar temiz olur; normalde üzerine koyulan bez parçası veya başka şey de onun rutubetiyle necis olmuşsa, temiz olur. hatta kaynama sırasında taşıp kabın arkasına bulaşmışsa, sirke olduktan sonra, kabın arkası da temizlenmiş olur.

m. 214- üzerinde meyyit yıkanan tahta veya taş, meyyitin avret mahalline ِrtülen bez, onu yıkayanın eli,

yıkamada kullandıktan kese ve sabun, guslün bitmesinden sonra temiz olur.

m. 215- eliyle bir şeyi yıkayan kimse, o şeyi ve elini birlikte yıkarsa, o şeyin temizlenmesinden sonra eli de temizlenmiş olur.

m. 216- elbise ve benzeri şeyleri az su ile yıkarlarsa, onun üzerine dِkülen suyun giderilmesi için normal miktarda sıkıldıktan sonra, geride kalan ıslaklık temizdir.

m. 217- az su ile yıkanan necis kabın üzerine dِkülen suyun ayrılmasından sonra, geride kalan su damlacıkları temizdir.

9- ayn-ı necisin bertaraf olması

m. 218- eğer bir hayvanın bedenine kan gibi ayn-ı necis veya necis olan su gibi müteneccis (necis olan şey) bulaşırsa, onlar bertaraf olduktan sonra o hayvanın bedeni temiz olur. yine insan bedeninin iç kısmı (mesela, ağız ve burnun içi) de bِyledir. ضrneğin; eğer dişlerin arasından bir kan gelir ve tükürükle kaybolursa, ağzı su ile yıkamak gerekmez.

m. 219- dişlerin arasında yemek artığı kalır ve ağzına kan gelirse, eğer insan, kanın yemeğe değdiğini bilmezse yemek temizdir. ama kan yemeğe değerse ihtiyaten farz olarak necis olur. takma dişler de aynı hükümdedir.

m. 220- insan, bedeninin içi mi, yoksa dışı mı olduğunu bilmediği bir yer necis olursa yıkaması gerekmez; ama yıkanması ihtiyata daha uygundur.

m. 221- elbise, halı ve benzeri şeylere necis toz konarsa; eğer her ikisi de kuruysa necîs olmaz, eğer toz veya elbise ve benzeri şeyler ıslaksa, tozun konduğu yerin yıkanması gerekir.

10-  necaset yiyen hayvanın istibrâsı

m. 222- insan pisliği yemeye alışan hayvanın idrar ve gâit necistir. temiz olması istenirse o hayvanın istibra yapılması gerekir. yani "artık necaset yiyen" denmeyecek kadar necaset yemesi ِnlenmeli ve ona temiz yiyecekler verilmelidir- necaset yiyen deveyi kırk gün, sığın yirmi gün, koyunu on gün, ِrdeği beş gün, tavuğu üç gün necaset yemekten ِnleyip onlara temiz yiyecekler verilmelidir.

11- müslüman in kaybolması

m. 223- müslüman’ın bedeni veya elbisesi ya da onun ihtiyarında olan kap, halı ve benzeri şeyler necis olsa ve o müslüman kaybolsa; insan, müslüman’ın onu yıkadığına veya ِrneğin, akar suya düşerek temizlendiğine ihtimal verirse ondan sakınmak gerekmez.

m. 224- insan, necis olan bir şeyin temizlendiğine yakin ederse veya iki adil kimse onun temizlendiğini haber verirse, o şey temizdir. yine bir kimse, kendi ihtiyatında olan necis şeyin temizlendiğini sِylerse veya bir müslüman, necis şeyi sudan geçirmiş olursa onu doğru temizleyip temizlemediği belli olmasa bile o şey temizdir.

m. 225- birinin elbisesini sudan geçirmek için diğer bir kimse vekil olur ve elbise de onun elinde bulunursa, eğer sudan geçirdim derse, o elbise temizdir.

m. 226- insanda, necis olan bir şeyi sudan geçirirken temizlendiğine yakin etmesini ِnleyen psikolojik bir durum varsa, ِrfe gِre hareket etmelidir ve onun yakin etmesi gerekmez.

kaplarla ilgili hükümler

m. 227- kِpek, domuz veya murdar hayvan derisinden yapılan kapta yemek, içmek haramdır ve o kabın abdest ve gusülde ve temiz bir şeyle yapılması gereken işlerde kullanılmaması gerekir. hatta kap olmasa bile kِpek, domuz ve murdar hayvanın derisini kullanmamak ihtiyaten farzdır.

m. 228- altın ve gümüş kapta yemek ve içmek ve onları kullanmak haramdır. hatta onların, odaların süslenmesinde de kullanılması haramdır; ama onların muhafaza edilmesi haram değildir.

m. 229- altın ve gümüş kap yapmak ve bunun için ücret almak haram değildir.

m. 230- altın ve gümüş kabın alımı, satımı ve onun karşılığında satıcının aldığı para haram değildir.

m. 231 - altın veya gümüşten yapılmış bardak kulplarına, bardağı kaldırdıktan sonra kap denilirse, ister tek olarak, ister bardakla birlikte onu kullanmak haramdır. eğer kap denilmezse kullanılmasının sakıncası yoktur.

m. 232- üzerine altın veya gümüş suyu verilmiş kabın kullanılmasının sakıncası yoktur.

m. 233- bir madeni attın veya gümüşle karıştırıp kap yaparlarsa, kabın yapımında kullanılan maden miktarı, altın veya gümüş kap denilmeyecek kadar fazla olursa, onu kullanmanın sakıncası yoktur.

m. 234- insan, altın veya gümüş bir kapta olan yemeği sadece altın veya gümüş kabı boşaltmak için başka kaba dِkerse veya ikinci kapta yemek yemek isterse bِyle kullanma haramdır.

m. 235- nargilenin ağza alınan yeri, kılıf ve bıçak kını ve kuran kabı altın veya gümüşten yapılmış olursa

kullanılmasının sakıncası yoktur; esans kabı, sürme kabı ve benzeri şeyler de bِyledir.

m. 236- çaresizlik yüzünden altın veya gümüş kap kullanmanın sakıncası yoktur. ama çaresizlik yüzünden bile olsa abdest ve gusül için altın ve gümüş kap kullanılmaz.

m. 237- altın veya gümüşten mi yoksa başka bir şeyden mi olduğu belli olmayan bir kabı kullanmanın sakıncası yoktur.

abdest

m. 238- abdeste, yüz ve elleri yıkamak ile başın ِn kısmını ve ayakların üzerini meshetmek farzdır.

m. 239- yüzü, uzununa, alnın yukarısından, (saçlarının çıktığı yerden) çenenin sonuna kadar yıkamak gerekir. enine ise orta parmakla başparmağın arası kadar yıkanması gerekir. eğer bu miktardan az bir kısmı bile yıkanmazsa abdest batıl olur. bu miktarın tamamen yıkandığına yakin etmesi için biraz etrafını da yıkamalıdır.

Back Index Next