Büyük Taklit Mercii
   Hayat Öyküsü
   Eserleri
   Ahkam ve Fetvalar
   Mesajlar
   Gençler İçin İlmihal
   Resimler
   Soru ve Cevaplar
   Alimlerin Hayat
   Vucuhat hakkında

   E-Mail Listing:


 
Back Index Next

m. 752- namaz meselelerini ve namazdaki sekler ve sehivlerle ilgili hükümleri bilmeyen bir kimse, bunlardan biriyle namazda karşılaşacağını ihtimal verirse, ihtiyaten farz olarak onları ضğrenmek için namazı vaktin evvelinden ertelemelidir. ama namazı sahih olarak tamamlayacağına güvenirse, vaktin evvelinde namaza başlayabilir; bu durumda eğer namazda hükmünü bilmediği bir meseleyle karşılaşmazsa, namazı sahihtir; ama eğer hükmünü bilmediği bir durum ortaya çıkarsa ihtimal verdiği iki taraftan birine gِre amel edip namazı tamamlayabilir; ama namazdan sonra meseleyi sormalı, eğer namazı batı! idiyse yeniden kılmalıdır.

m. 753- namaz vakti müsait olduğu sırada, alacaklı da alacağını isterse, mümkün olduğu takdirde ِnce borcunu vermeli, sonra namaz kılmalıdır. yine namaz vakti müsait olduğunda acele olarak yapılması gerekli farz bir işle karşılaşırsa ِnce o işi yapmalıdır. meselâ, caminin necis olduğunu gِrürse ِnce camiyi temizlemeli, sonra namaz kılmalıdır. eğer ِnce namaz kılarsa günah işlemiştir, ama namazı sahihtir.

tertip üzere kilinmasi gereken namazlar

m. 754- insanın, ikindi namazını ِğle namazından sonra ve yatsı namazını akşam namazından sonra kılması gerekir. eğer kasten ikindi namazını ِğle namazından ِnce ve yatsı namazını akşam namazından ِnce kılarsa batıldır.

m. 755- eğer ضğle namazı niyetiyle namaza başlayıp namaz esnasında ِğle namazım kıldığını hatırlarsa, niyetini ikindi namazına çeviremez; namazı bozup ikindi namazını kılması gerekir. akşam ve yatsı namazlarında da hüküm aynıdır.

m. 756- ikindi namazındayken ِğle namazını kılmadığına yakin eder ve niyetini ضğle namazına çevirir de rükünle meşgul olmaya başlar ve sonra ِğle namazını kılmış olduğunu hatırlarsa, ihtiyaten farz olarak niyetini ikindi namazına çevirip onu tamamladıktan sonra yine ikindi namazını kılması gerekir. ama, eğer rükne girmeden ِnce hatırlarsa niyeti, ikindi namazına çevirmeli ve ِğle namazı niyetiyle okumuş olduğu kısmı yeniden ikindi namazı niyetiyle okumalıdır; ikindi namazını yeniden kılması ihtiyaten müstehap olmasına rağmen, namazı sahihtir.

m. 757- ikindi namazındayken, ِğle namazını kılıp kılmadığında şek ederse, niyetini ِğle namazına çevirmelidir. ama vakit, namazın tamam olmasının ardından akşam olacak kadar dar ise, namazı, ikindi namazı niyetiyle tamamlamalı ve ِğle namazının ise kazası yoktur.

m. 758- yatsı namazındayken dِrdüncü rekatın rükusuna varmadan ِnce, akşam namazını kılıp kılmadığında şek ederse, namazı tamamladıktan sonra gece yansı olacak kadar vakit darsa, namazı yatsı niyetiyle tamamlamalı, ama eğer vakit fazlaysa, niyeti akşam namazına çevirmeli ve namazı üç rekat olarak tamamlamalı ve sonra yatsı namazını kılmalıdır.

m. 759- yatsı namazındayken dِrdüncü rekatın rükusuna vardıktan sonra, akşam namazını kılıp kılmadığında şek ederse, namazı tamamlayıp arkasından akşam namazını kılmalıdır. ama eğer bu şekki, yatsı namazının hususi vaktinde olursa, akşam namazını kılması gerekmez.

m. 760- însan, kıldığı namazı ihtiyat olarak yeniden kılarken namaz esnasında, ondan ِnce kılınması gereken namazı kılmadığını hatırlarsa, niyeti o namaza çeviremez. meselâ, ikindi namazını ihtiyaten yeniden kılarken ِğle namazını kılmamış olduğunu hatırlarsa niyetini ِğle namazına çeviremez.

m. 761- niyeti, kaza namazından edâ namazına ve müstehap namazdan farz namaza çevirmek caiz değildir.

m. 762- edâ namazının vakti geniş olursa insan namaz arasında niyetini kaza namazına çevirebilir. ama niyetin kazaya çevrilmesi mümkün olmalıdır. mesela, ِğle namazı kılarken, üçüncü rekata başlamamışsa niyeti sabah namazının kazasına çevirebilir.

müstehap namazlar

m. 763- müstehap namazlar çoktur ve onlara nafile denir. müstehap namazlar arasından günlük nafile namazları daha çok tavsiye edilmiştir. onlar cuma günü dışında otuz dِrt rekattır: onun sekiz rekatı ِğlenin nafilesi, sekiz rekatı ikindi nafilesi, dِrt rekatı akşam nafilesi, iki rekatı yatsı nafilesi, on bir rekatı gece nafilesi ve iki rekatı sabah nafilesidir. yatsının iki rekat nafilesi ihtiyaten müstehap olarak oturarak kılındığı için bir rekat hesap edilir. ama cuma günü, ِğle ve ikindinin on altı rekatlık nafilesine dِrt rekat daha ilave edilir.

m. 764- on bir rekatlı gece nafilesinden sekiz rekatı gece nafilesi niyetiyle iki rekatı şefi namazı niyetiyle ve bir rekatı vitir namazı niyetiyle kılınmalıdır. gece nafilelerine ait düsturların tamamı dua kitaplarında mevcuttur.

m. 765- nafile namazlar, oturarak kılınabilir. ama oturarak kılınan iki rekat nafileyi bir rekat saymak daha iyidir. mesela, sekiz rekat olan ِğle nafilesini oturarak kılmak isteyen kimsenin, on altı rekat kılması daha iyidir. vitir namazını oturarak kılmak isterse de oturarak bir rekatın iki namaz kılar.

m. 766- yolculukta, ِğle ve ikindi nafilelerini kılmamalıdır. ama yatsı nafilesi, belki müstehap olur niyetiyle kılınabilir.

günlük nafilelerin vakti

m. 767- ِğle namazının nafilesi, ِğle namazından ِnce kılınır ve onun vakti, ِğlenin evvelinden itibaren ِğleden sonra gِrünmeye başlayan şahıs'ın gِlgesinin kendi boyunun yedide ikisine ulaşmasına kadardır. mesela, şahıs'ın boyu yetmiş cm. olursa, ِğleden sonra oluşan

gِlgenin miktarı yirmi cm.ye ulaştığında ضğle nafilesinin vaktinin sonudur.

m. 768- ikindi nafilesi, ikindi namazından ِnce kılınır ve onun vakti, ِğleden sonra ortaya çıkan şâhıs'ın gِlgesinin miktarı kendisinin yedide dِrdüne ulaşıncaya kadardır. ama eğer, ِğle veya ikindinin nafilesini vaktinden sonra kılmak istiyorsa, ِğle nafilesini ِğle namazından sonra ve ikindi nafilesini ikindi namazından sonra kılması ihtiyaten farzdır ve yine ihtiyaten farz olarak edâ ve kaza niyeti etmemelidir.

m. 769- akşam nafilesinin vakti, akşam namazının tamamlanmasından, güneş battıktan sonra gِkyüzünün batı tarafından meydana gelen kızıllık kayboluncaya kadardır.

m. 770- yatsı nafilesinin vakti, yatsı namazının tamamlanmasından gece yansına kadardır, yatsı namazının hemen arkasından kılmak daha iyidir.

m. 771- sabah nafilesi, sabah namazından ِnce kılınır. onun vakti, gece yansından sonra onbir rekat gece namazı kılınabilecek kadar zaman geçtikten sonradır. ama gece nafilesinden hemen sonra kılınmadığı takdirde ihtiyat olarak fecr-i evvelden ِnce kılınmamalıdır. gece nafilesinin hemen ardından kılmasının sakıncası yoktur.

m. 772- gece nafilesinin vakti, gece yansından itibaren sabah ezanına kadardır. sabah ezanına yakın kılınması daha iyidir.

m. 773- yolcu ve gece yansından sonra gece namazını kılması zor olan kimse veya vaktinde uyanmayacağından korkan kimse, gece namazını gecenin evvelinde kılabilir.

gufeyle namazi

m. 774- müstehap namazlardan birisi de gufeyle namazıdır. bu namaz akşam ve yatsı namazları arasında kılınır. onun vakti, akşam namazından sonra batıdaki kızıllık kayıp oluncaya kadardır. gufeyle namazı iki rekattır. birinci rekatta fatiha'dan sonra sure yerine şu ayet okunur:

ve ikinci rekatta fatiha'dan sonra sure yerine şu ayet okunur:

ve kunut unda da şu dua okunur:

"keza ve keza" kelimeleri yerine kendi hacetlerini sِyler ve sonra şu duayı okur:

kible hükümleri

m. 775- mekke-i muazzam’da bulunan kabe evi kıbledir. namaz ona karşı kılınmalıdır. ama, uzak olan kimse, kıbleye karşı namaz kılıyor denecek şekilde olursa kafidir. yine, hayvanın başını kesmek gibi diğer işler de kıbleye karşı yapılmalıdır.

m. 776- farz namazını ayakta kılan kimse, kıbleye karşı durmuş denilecek şekilde durmalıdır, dizlerinin ve ayak uçlarının da kıbleye karşı olması gerekmez.

m. 777- oturarak namaz kılması gereken kimse, normal şekilde oturamaz ve oturduğu zaman ayaklarının altını yere koyarsa, namaz sırasında yüz, gِğüs ve karnı kıbleye karşı olmalıdır. ayaklarının dizden topuğa kadar olan kısmının kıbleye doğru olması gerekmez.

m. 778- oturarak namaz kılamayan kimse, namaz halinde iken bedeninin ِn kısmı kıbleye karşı olacak şekilde sağ yanı üzerinde uzanmalıdır. eğer mümkün olmazsa bedeninin ِn kısmı kıbleye karşı olacak şekilde sol yanı üzerine uzanmalıdır eğer bunu da yapamazsa ayaklarının altı kıbleye karşı gelecek şekilde sırt üstü yatmalıdır.

m. 779- ihtiyat namazı ile unutulmuş secde ve teşehhüdü kıbleye karşı yerine getirmeleri gerekir; sehiv secdesinde de kıbleye karşı olmak ihtiyaten müstehaptır

m. 780- müstehap namazı, yürürken ve (araba, trene, uçak ve vapura) binilmiş olduğu halde kılınabilir. eğer insan bu iki halde müstehap namaz kılarsa, yüzü kıbleye karşı olması gerekmez.

m. 781- namaz kılmak isteyen kimse, kıbleyi tespit etmek için kıblenin ne taraf olduğuna yakin edinceye kadar çalışmalıdır. hissi belirtilere gِre tanıklık yapan iki adil şahidin sِzüne veya ilmi kurallara gِre kıbleyi tanıyan ve güvenilir bir durumda olan kimsenin sِzüne gِre amel edebilir. eğer mümkün olmazsa müslümanların camilerinin mihraplarından, mezarlarından veya diğer yollardan meydana gelen zanna gِre amel etmelidir. hatta ilmi kurallara gِre kıbleyi tanıyan bir kâfir veya fasıkın sِzünden kıble hakkında zan elde ederse yeterlidir.

m. 782- kıbleye zannı olan kimse, daha güçlü bir zan elde edebilirse kendi zannına gِre amel edemez. meselâ, ev sahibinin sِzünden kıbleye zan elde eden bir misafir başka bir yolla (ِrneğin kıble name ile) daha güçlü bir zan elde edebilecek durumdaysa onun sِzüne gِre amel edemez.

m. 783- sağlam olduğu takdirde şimdiki kıble nameler, kıblenin hangi tarafa olduğunu belirlemek için çok iyi bir araçtır. -onunla elde edilen zan diğer yollardan elde edilen zanlardan daha az değildir ve hatta genellikle daha dakiktir.-

m. 784- kıbleyi bilmeyen bir kimse müslümanların camilerinin mihraplarına ve mezarlarına bakarak kıblenin hangi tarafa olduğunu tespit eder. ama eğer namaz kılmadan ِnce kendi çabası veya kıble name gibi yeni araçlardan yararlanarak kıblenin başka tarafa olduğuna güven veya yakin elde ederse ihtiyaten farz olarak camilerin mihraplarını ve mezarları ِlçü edinemez, ِzellikle de o bِlgenin müslümanlarının camilerin mihrapların] ve mezarları yapmada kusurlu davranmış olduklarına ve yeterli dikkat gِstermediklerine güçlü bir zannı olursa kıblenin olduğuna güveni veya güçlü zannı olan tarafa veya taraflara doğru namaz kılması gerekir.

m. 785- eğer kıbleyi tayin etmek için bir aracı olmaz veya araştırdığı halde zannı bir tarafa varmazsa ve namazın vakti de müsaitse dِrt tarafa dِrt namaz kılmalıdır. eğer dِrt namaza yetecek kadar vakit yoksa, ne kadar vakit varsa ona gِre kılmalıdır, meselâ, yalnızca bir namaza yetecek kadar vakit varsa, istediği tarafa bîr namaz kılmalıdır. ama namazları, onlardan birinin kıbleye geldiğine yakin edecek şekilde kılmalıdır.

m. 786- kıblenin, iki taraftan bir taraf olduğuna yakin eder veya zannederse, her iki tarafa da namaz kılmalıdır. ama ihtiyaten müstehap olarak zannettiği zaman dِrt tarafa da namaz kılmalıdır.

m. 787- birkaç tarafa namaz kılması gereken kimse, ِğle ve ikindi veya akşam ve yatsı namazlarını kılmak isterse, ِnce ilk namazı kaç tarafa kılması farzsa onu kılması ve sonra ikinci namazı kılmaya başlaması daha iyidir.

m. 788- kıbleye yakini olmayan kimse, kıbleye karşı yapılması gereken namazdan başka bir işi yapmak isterse, meselâ bir hayvanı kesmek isterse, zanna gِre amel etmelidir. eğer zan mümkün değilse, ne tarafa yapsa sahihtir.

m. 789- eğer bir kimse kıbleye zannederek namaza başlar, fakat namaz esnasında zannı başka bir tarafa giderse, namazın kalan kısmını o ikinci tarafa doğru kılmalıdır. ama eğer, namazın kılmış olduğu miktarı kıblenin sağına veya sonuna veyahut arkası kıbleye gelecek şekilde kılmışsa o namazı kıbleye doğru tamamladıktan sonra ikinci kez iade etmesi ihtiyaten müstehaptır.

m. 790- kıbleyi araştırmadan dalgınlık veya işi hafife alması yüzünden ِylece namaz kılmaya başlayan kimse eğer namazdan sonra namazı kıbleye doğru kılmış olduğunu anlar ve namazı da gurbet kastıyla (allah'a yakın olma amacıyla) kılmışsa namazı sahihtir. ama eğer namazdan sonra namazı kıbleye doğru kılmadığını anlarsa namazı batıldır ve yeniden kılması gerekir.

m. 791- eğer bir koyunun başını kasten kıble olmayan tarafa doğru keser veya bir deveyi bِyle nahr ederse (keserse) o koyun ve devenin etini yemek haramdır. ama eğer kıblenin hangi tarafa olduğunu bilmez veya unutmuş olur veyahut şer'i hükmü (hayvanın başının kıbleye doğru kesilmesi gerektiğini) bilmezse ve ِğrenme imkanı da olmazsa ve bundan dolayı hayvanı kıblenin aksi tarafına doğru kesmiş olursa o hayvanın etini yemek helaldir.

namazda bedeni ضrtmek

m. 792- erkek namaz halindeyken, kimse gِrmese bile avret yerini ِrtmeli. gِbekten dizlerine kadar ِrtmesi daha iyidir.

m. 793- namaz halindeyken kadın, bütün bedenini hatta saç ve başını da ِrtmelidir. ama, yüzün abdestte yıkanan miktarını, elleri bileklere kadar ve ayaklarını bileklere kadar ضrtmesi gerekmez. ama, farz olan miktarı ِrttüğüne yakin edebilmesi için yüzün etrafından bir miktarın ve bilek ve topuklardan bir miktar aşağısını da ِrtmelidir.

m. 794- însan, kazaya kalmış secdeyi veya kazaya kalmış teşehhüdü yerine getirirken, hatta ihtiyaten farz olarak sehiv secdesi anında namaz zamanındaki gibi ِrtünmelidir.

m. 795- kadınların, namaz halinde takma saçlarıyla gizli ziynetlerini (bilezik ve gerdanlık gibi) ve yüz ziynetlerini (gِz sürmesi gibi) ِrtmeleri gerekli değildir. ama namahremden gizlemeleri farzdır.

m. 796- eğer insan, namazda avret yerini bilerek ِrtmezse namazı batıldır. hatta meseleyi bilmemesi yüzünden bile olsa ihtiyaten farz olarak namazını yeniden kılmalıdır.

m. 797- namaz esnasındayken avret yerinin açık olduğunu anlarsa onu ِrtmesi gerekir, eğer avret yerini ضrtmek uzun sürecekse ihtiyaten farz olarak namazı tamamlamalı ve yeniden kılmalıdır. ama. eğer namazdayken avret yerinin açık olduğunu namazdan sonra anlarsa namazı sahihtir.

m. 798- eğer elbisesi, ayaktayken avretini ِrttüğü halde, diğer hallerde mesela, rüku' ve secde halinde ِrtmezse, eğer bu hallerde başka bîr vesileyle ِrterse namazı sahihtir. ama ihtiyaten müstehap olarak o elbiseyle namaz kılmaması gerekir.

m. 799- insan, namazda kendisini ot ve ağaç yaprağıyla ِrtebilir. ama ihtiyaten müstehap olarak başka hiçbir şeyi olmadığı zaman bunlarla ِrtünmelidir.

m. 800- eğer namazda ِrtünmesi için çamurdan başka bir şey bulunmazsa, çamur ِrtü olmadığından çıplak olarak namaz kılabilir. ama her ikisini yerine getirmesi ihtiyaten müstehaptır. yani namazı bir defa çıplak olarak kılması ve bir defa da avret yerini çamurla ِrterek kılması ihtiyaten müstehaptır.

m. 801- namazda ِrtünecek hiçbir şey bulamayan kimse eğer bulabileceğine ihtimal verirse, ihtiyaten farz olarak namazı ertelemelidir. eğer bir şey bulamadıysa vaktin sonunda vazifesine uygun olarak namaz kılar.

m. 802- namaz kılmak isteyen kimse, eğer kendisini ِrtmek için ağaç yaprağı ve ot da bulamazsa ve namaz vaktinin sonuna kadar kendisini ِrtecek bir şey bulabileceğine de ihtimal vermezse, nâmahrem gِrüyorsa, avret yerini bacaklarıyla ِrterek oturduğu yerde namaz kılmalıdır. eğer onu kimse gِrmüyorsa, ayakta namaz kılmalı, ِn tarafını eliyle ِrtmeli ve her durumda da rüku' ve secdeyi işaretle yapmalıdır. secde için başını bir miktar aşağı eğmelidir.

namaz kilanin elbisesi

m. 803- namaz kılan kimsenin elbisesinin altı şartı vardır:

1- temiz olmalı.

2- ihtiyaten farz olarak mubah olmalı.

3- murdar hayvanın parçalarından olmamalı.

4- eti yenilmesi haram olan hayvanlardan olmamalı.

5-6 namaz kılan kimse erkek ise elbisesi halis ipek ve altın işlemeli olmamalıdır; bunların açıklaması ilerdeki meselelerde sِylenecektir.

1- temiz olmalı.

m. 804- namaz kılan kimsenin elbisesi temiz olmalı, eğer bir kimse kasten necis beden veya elbiseyle namaz kılarsa namazı batıldır.

m. 805- necis elbise ve bedenle namazın batıl olduğunu bilmeyen kimse, eğer necis elbise veya bedenle namaz kılarsa namazı batıldır.

m. 806- meseleyi bilmemesi yüzünden, necis olan bir şeyin necis olduğunu bilmezse, mesela, necis yiyen devenin terinin veya kafirin terinin necis olduğunu bilmez ve onunla namaz kılarsa namazı bâtıldır.

m. 807- eğer beden veya elbisesinin necis olduğunu bilmez de necis olduğunu namazdan sonra anlarsa, namazı sahihtir, ama vakti olduğu takdirde o namazı yemden kılması ihtiyaten müstehaptır.

m. 808- beden veya elbisesinin necis olduğunu unutur da namazdayken veya namazdan sonra hatırlarsa, namazı yeniden kılmalıdır, eğer vakti geçmişse kaza etmelidir.

m. 809- vakit geniş iken namaza başlayan kimsenin, namazda beden veya elbisesi necis olursa ve namazın hiç bir bِlümü necasetle okumadan ِnce necis olduğunu fark ederse ya da beden veya elbisesinin necis olduğunu anlar da o vakitte mi yoksa daha ِnce mi necis olduğundan şek ederse, beden veya elbisesini yıkadığı ya da elbisesini çıkardığı veyahut değiştirdiği takdirde namazı bozulmayacaksa namazdayken beden veya elbisesini yıkamalı ya da elbisesini değiştirmelidir veyahut eğer avret yerini ِrten başka şey varsa elbiseyi çıkarmalı ve namaza devam etmelidir. ama, eğer beden veya elbisesini yıkadığında ya da elbisesini değiştirdiğinde veya çıkardığında namaz bozulacak durumdaysa veya elbisesini çıkardığında çıplak kalacaksa, namazdan çıkmalı ve temiz beden ve elbiseyle namaz kılmalıdır.

m. 810- vakit darken namaza başlayan kimse, eğer namazdayken elbisesi necis olur ve necis elbiseyle namaza ait hiçbir şey okumadan necis olduğunu anlarsa veya elbisesinin necis olduğunu anlar da o vakit mi necis olduğunda ya da ِnceden mi necis bulunduğunda şek ederse, elbiseyi yıkamak, değiştirmek veya çıkarmak namazı bozmazsa ve elbiseyi çıkarabilirse, elbiseyi yıkamalı veya değiştirmelidir; ya da başka bir şeyle avret yeri ِrtülüyse elbisesini çıkararak namazını tamamlamalıdır. ama, başka bir şeyle avret yeri ضrtülü değilse, elbiseyi de yıkayamıyor veya değiştiremiyorsa, elbiseyi çıkarıp çıplaklar için sِylenen şekilde namazı tamamlamalıdır.

ama, eğer elbiseyi yıkayacak veya değiştirecek olduğunda namaz bozulacak bir durumdaysa veya soğuk ve benzeri bir şey yüzünden elbiseyi çıkaramıyorsa o haliyle namazı tamamlaması gerekir ve namazı sahihtir.

Back Index Next